Merhaba sevgili okuyucularım,
Yepyeni bir aya adım atıyoruz. Eylül, yalnızca takvimde açılan bir yaprak değil; ruhsal olarak da yeni başlangıçların kapısını aralıyor. Gökyüzü bu ay boyunca bizden şunu istiyor: geçmişin yüklerini geride bırak, cesaretle geleceğe bak.
Önümüzdeki günler hem bizi zorlayacak sınavları hem de içsel gücümüzü hatırlatan fırsatları beraberinde getiriyor. Özellikle son iki buçuk yılın konuları yeniden karşımıza çıkarken, artık “kaçamadığımız dersleri öğrenme ve kendi yolumuzu çizme zamanı” diyor. Bu ay, her dakikayı bilinçli şekilde değerlendirmek büyük önem taşıyor.
Eylül ayında iki önemli tutulma yaşayacağız. Daha ilk haftadan Ay tutulmasıyla birlikte güçlü kırılmalar, duygusal arınmalar ve radikal kararlar gündeme gelecek. Bu süreç bize net bir şekilde şunu hatırlatacak: “Bitti sandığın yerde aslında yeni bir başlangıç vardır.”
Satürn Balık Burcuna Yeniden Dönüyor: Kaçtığın Ders Kapında
7 Mart 2023 – 25 Mayıs 2025 arasında Balık burcunda ilerleyen Satürn, 1 Eylül 2025 itibarıyla retro fazında yeniden Balık’a dönüyor. Bu dönüş, o dönemde açılan defterleri yeniden gündeme taşıyor: duyguları yönetmek, bağımlılıkları bırakmak, ertelediğini tamamlamak, içsel disiplini kurmak.
Bu kez mesaj net: “Önce yapman gerekeni yap, sonra meyvesini ye.” Satürn ödülü öğretmeden vermez. Duygusal dayanıklılık, ruhsal hijyen ve sorumluluk bilinci bu dönemin ana anahtarları. Balık’ın sezgisel alanında sağlam bir omurga kurabilenler, sonraki dönem için güçlü bir temel atacak.
Bu etki 14 Şubat 2026’ya kadar hayatımızda kalacak. O zamana dek “dağınık duyguyu düzenli hayata taşımak” en kritik ödev olacak.
Vurucu not: “Eylül, eski defterleri açtırıyor; ama bu defa farklı bir kalemle yazacağız.”
Bizi neler bekliyor?
• Duygusal sınavlar, bağlılık ve bağımlılık ilişkileri yeniden karşımıza çıkabilir.
• Spiritüel arayışlarımızda “gerçek” ile “yanılsamayı ayırt etmemiz gerekebilir.
• Kaçışlarımız, bağımlılıklarımız ve görmezden geldiğimiz duygularla yüzleşeceğiz.
Bu dönem bize şunu soracak:
“Ben kime, neye bağlıyım? Ve gerçekten özgür müyüm?”
14 Şubat 2026’da Satürn Koç burcuna geçtiğinde yepyeni bir başlangıç bizi bekliyor. O yüzden bu ara dönem, ruhsal temizlik ve tamamlanma zamanı.
Merkür Tahtına Geçiyor: İletişimde Yeni Bir Dönem
2 Eylül – 18 Eylül arasında Merkür, yönettiği Başak burcunda. Zihin berrak, dil net, plan program güçlü. Eğitim, araştırma, yazı, sunum ve teknik işler hız kazanacak. “Detay düzen getirir” ilkesi bu süreçte altın değerinde olacak.
Merkür Başak burcundayken bize şunu fısıldıyor: “Düşüncelerini düzenle, kelimelerini özenle seç, zihnini berraklaştır.”
Ancak burç değişimi sırasında Uranüs’le sert etkileşim devrede. Bu nedenle 6 Eylül’e kadar beklenmedik haberler, plan değişiklikleri ve kararsızlıklar görülebilir. Önemli kararlar, imzalar ve başlangıçlar için 6 Eylül sonrası daha sağlam bir zemin bulunacak.
5 Eylül : Mars ve Jüpiter Zorlu Açıda
Mücadele gezegeni Mars ile bolluk ve bereketin temsilcisi Jüpiter arasında sert bir açı oluşuyor. Bu enerji, özellikle gurur ve inat yüzünden fırsatları kaçırma riskini gösteriyor. Başkalarının söylediklerinden etkilenip geçmişe takılabilir, kendi yapmak istediklerimizi öteleyebiliriz.
İlişkilerde partner odaklı davranışlar ön plana çıkabilir; kendi planlarımızı erteleyip enerjimizi başkalarına harcayabiliriz. Oysa bu dönem, liderlik vasıflarımızı kullanarak kendi yolumuzu çizmemiz gereken bir süreç.
Bu açı, etkisini ayın 15’ine kadar hissettirecek. Yapılabilecek en iyi şey:
• Önceliklerimizi belirlemek,
• Kendimizi de gözeterek karar almak,
• Gereksiz tartışmalardan uzak durmak.
Özellikle patronlarla veya otorite figürleriyle iletişimde dikkatli olmak gerekiyor. Emir altında kalmaya tahammülümüz az olacak. Bu süreçte aklımızı kullanmak, soğukkanlı kararlar almak en büyük avantajımız olacak.
6 Eylül: Uranüs Retrosu Başlıyor
Sıra dışı olayların ve ani değişimlerin gezegeni Uranüs, geri harekete başlıyor. Daha önce kısa süreliğine İkizler burcuna geçiş yaparak bize bir “ön fragman” sunmuştu. Şimdi yeniden Boğa burcuna dönerek 8 Kasım’a kadar orada kalacak.
Bu dönem bize şunu hatırlatıyor:
• Başkalarının söylemlerine, fikirlerine çok kapılmamalıyız.
• Ani gelişen olaylara karşı hazırlıklı olmalıyız.
• Yaratıcı fikirlerimizi bir kenara yazmalı ve zamanı geldiğinde hayata geçirmeliyiz.
Uranüs yavaş hareket eden bir gezegen olduğu için retrosu da uzun sürecek. 4 Şubat 2026’ya kadar devam edecek bu süreç, aslında bizi yeni koşullara hazırlayacak. Teknolojiyi doğru kullanmak, hayatımıza yenilik katmak ve sakinliği deneyimlemek önemli olacak.
7 Eylül : Balık Burcunda Ay Tutulması
Haftanın ve hatta ayın en önemli gökyüzü olayı 7 Eylül 2025, saat 21:08’de gerçekleşecek Balık burcundaki Ay tutulması. Bu tutulma gökyüzünde kızıl bir renkle, yani kanlı ay tutulması olarak gözlemlenebilecek.
Tutulma 15° Balık burcunda, Başak–Balık aksında gerçekleşiyor. Bu etki, son 1–2 yılda yaşadığımız temaları özellikle de Mart ayında çözümleyemediğimiz konuları tekrar gündeme getirecek. Ay tutulmaları büyük dolunay enerjisi taşır ve bu kez de duygusal yüklerden arınmayı, bırakmayı ön plana çıkaracak.
Kuzey Ay Düğümü tarafında gerçekleştiği için evren bizden açıkça şunu istiyor:
• Bağımlılıklardan vazgeç,
• Sürekli kurban rolünde kalma,
• Sezgine güven, rüyalarına kulak ver,
• Yaratıcılığını ortaya koy.
Bu tutulma aslında bize çok güçlü bir mesaj gönderiyor: “Sen Yaradan’ın özüsün; bunu hatırla ve kullan.”
Sabit Yıldız Etkisi
Tutulma anında Achenar sabit yıldızı başrolde olacak. Bu yıldız, potansiyelimizi açığa çıkarmada destekleyici bir etkiye sahip. Yaratıcıyla bağ kurmamızı, iyilikten yana olmayı ve ruhsal bütünlüğümüzü hatırlatıyor. Aynı zamanda din adamları, devlet adamları ve liderlerle ilgili gelişmeleri tetikleyebileceği için, ülke gündeminde politik ve dini konularla ilgili önemli haberler gündeme gelebilir.
Bu süreç, 7 Eylül’deki Ay tutulmasıyla başlayıp 21 Eylül’deki Güneş tutulmasıyla devam edecek bir döngüyü işaret ediyor. Yani bu ay yalnızca bireysel değil, toplumsal anlamda da liderlerle, devlet işleyişiyle ve politik sahneyle ilgili büyük değişimlerin kapısını aralıyor.
Sağlık ve Beden
Sağlık açısından tutulma özellikle ayakları, otoimmün rahatsızlıkları ve alerjik reaksiyonları tetikleyebilir. Bu süreçte:
• Rahat ayakkabılar tercih etmek,
• Bağırsak dostu besinlerle beslenmek,
• Alkol ve benzeri bağımlılıklardan uzak durmak çok önemli olacak.
Ayrıca profesyonel destek almak isteyenler için de doğru bir zaman. Bu tutulma, “geçmişin gölgesinde kalma” diyor. Ne kadar geçmişte kalırsak o kadar zorlanırız. Geceyi bırakıp gündüze adım atmak, asıl şifayı getirecek.